"Şu
sayfaya bakar mısınız?" diye bir e-ileti... Açıyor ve okuyorum
yazıyı; çok hoş...
Alt kısımda, "Bu kategorideki diğer haberler" sıralanmış.
İntenet'te istatistikleri göstermek günümüzün
modası. İyi de oluyor bazen. Her haberin yanında kaç okuma
olduğunu da bu sayede görülebiliyor. Söyle bir
bakıyorum; 43 haber. Birçoğu da oldukça önemli
konuları içeriyor.
İlk
"Çok okunan" üç haber dikkatim çekiyor. Biri, "yöresel olduğu
için dikkati çekmiş olmalı" diye düşünüyorum. Bakın "en çok
okunan" birincisi ve üçüncü habere:
"Bodrum’un Yeni Güzeli" (2759 okuma)
"'Lolita' İstanbul’a Geliyor" (1072 okuma)
Tamam,
tamam... Magazin dergisi mi diye düşünmeye başladınız; hayır değil.
Mehmet Ağar, Görevinden İstifa Etti. (116 okuma)
30 Ağustos Zafer Bayramı (66 okuma)
Bir de "Okumayı
sevmeyen bir millet" diye tutturmuş gider yazarlar.
Siz yazmasını bilmiyorsanız halk
ne yapsın? Gider de 30 Ağustos, 1 Mayıs gibi
günlerin anlamını vs. yazmaya kalkarsanız; okusa okusa 66 kişi
okur. Gazeteciler boşu boşuna mı demiş: "İyi haber, kötü
haberdir" diye. Benden söylemesi: Kötü, kaka şeyler
yazın. Bakın nasıl okunacak yazdıklarınız o zaman. Bir iki de
açık-saçık fotoğraf eklerseniz; değmeyin
okurun keyfine.
Bir de "Bilgi
yoksulu" denir çoğu kez insanlarımıza; çok ayıp!
Açın bilgisayarınızı,
girin İnternet'e... Son zamanlarda oldukça gelişen iki dilli sözlüklerin yer aldığı
sayfalara bakın. Millet hıldır-hıldır Almanca, İngilizce , Fransızca sözcük
aramakta; dil öğrenmekte...
Bir
tanesini açalım:
En çok
aranan sözcükler: Bayan, tavla, arkadaş, cihad, tecavüz, güzel, merak, tanışma,
caht...
Dererli Okurlarımız,
Yaz
bitti. Şimdi yazma, dergi, kitap okuma zamanı.
Sizler
izinlerinizi yaparken, bizler okumaya elverişli sonbahar ayları
için sizlere -gene-
birçok konuyu içeren, sıkılmadan okuyabileceğiniz bir
dergi hazırladık. Birçok
yeni kalem aramıza katıldı. Sanatsal haberler,
bilgilendirme, kitap ve dergi tanıtımlarına da -elimizden
geldiğince- "ci", "cu",
"cü"
ve izm"siz bir şekilde sizlere
yansıtmaya çalıştık.
Bazı
kişiler dergiyi "renksiz" bulduğunu söylemekte; haklılar. Dergimiz
renksiz ve kokusuzdur. Su gibi... Okumayı, yazmayı sevmek ve sevdirmek,
çağdaşlık, evrensellikten başka hiçbir ideolijisi yoktur.
Dergi H@vuz, yeryüzünden gökyüzüne değil,
gökyüzünden bakar
dünyaya. Gözyüzünden dünya bakılduğında
sınırlar görülmez, insanların renkleri,
görülmez...
Uzun bir süreden sonra H@vuz Yayınları olarak kitap yayımlarına yeniden
başladık. Türkiye'de dağıtım ağı kurma işlevini kısmen tamamladık. Kitaplar çıktıkça
bu ağın genişletilmesi de söz konusu. İlk iki kitabımızdan biri, dergimizdeki
değerli yapıtlarıyla tanıdığınız Esra Odman'ın, "Gölgesi Bedenim"
adlı öykü kitabı. Bu kitap okurlarla buluştu. Gene değerli yazar, Merih
Günay'ın "Martıların Düğünü" adlı öykü kitabının da birkaç gün içinde
dağıtımına başlanacak. Sene sonuna kadar birbirinden değerli birçok kitabın
çalışmalarına önümüzdeki günlerde başlanacak. Amacımız seneye 59. Uluslararası
Frankfurt Kitap Fuarı'na konuk ülke olarak katılacak Türkiye ve Türkçe yazına,
H@vuz Yayınları'ndan çıkacak kitaplarla da destek verebilmek. H@vuz Yayınları bu fuarda şimdiden yerini
ayırttığı kendi sergiliğinde olacak.
Kitap
basımında önceliği dergimizin yazarları almakta. Kuruluşundan beri ilkeleri
doğrultusunda ilerleyen Dergi H@vuz, önümüzdeki aydan itibaren bu güne kadar
dergide yayımlanmış düzyazıladan bir seçki hazırlığına, buna paralel olarak
daha önce yayımlanan, "29 Harfle Dünyadan..." adlı kitabının
geliştirilmişi olacak antolojik bir çalışmayı da (yabanda yaşayan şairlerin
şiirlerinden oluşacak) 59. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'na yetiştirmeyi
amaçlamaktadır.
Dostça
Selamlar,
Nida Öz
|