ana sayfa / h@vuz'dakiler (biyografi) / iletişim-erişim /  ilkelerimiz
  yapıt gönderme yerleği /  h@vuz & mevsimsiz hakkında / arşiv

 
Ayşen Dağlı
--
-
İnşaat Mühendisi olan Ayşen Dağlı (1962) şiir sevgisini günümüze dek sürdürmüştür. Ayrıca çok duyarlık gösterdiği çocuklar için de masallar, şiirler yazdığı görülür. Bu on yıl içinde 7 kitapçık yayımlamıştır: Toprak ve Ben (1993-şür); Ve Bonsai (1994-şiir); Sihirli Kara Mantarlar ve Işık (1994-masal); Her şey Olacağa Varır Ülkesi (1995-masal); Vitamin İhtiyacı ve Sevgi (1995-çocuk şiirleri); Mantık'ın Gülleri ve Karıncalar (1996-masal); O Desem (1999-şiir).



Kendi Yorumuyla Ayşen Dağlı

BARIŞ SANATTIR 

Biz ve bizden önce kaç kuşak,
iki ateşkes arasında,
savaşçı bir spermle, savaşçı bir yumurtanın inadında döllendik
                                                                    ve direndik yaşama.
 
Gözümüz savaşa açıldı; kulağımız savaşa.
Mermi kovanları oldu ilk oyuncaklarımız; barışla gelecek dendi yenileri,
                                                                                           hala bekliyoruz.
Ölmemek için öldürmek gerektiği öğretildi de,
 yaşamak için, ille de sevmek gerektiğinden
                                            hiç söz edilmedi.
 
Büyüdük ama;
savaşa rağmen ve anamıza.
Rüzgardan, çakıl taşlarından ve güneşten de bir şeyler öğrendik.
Yangın artığı bir ormanda, avcılara rağmen yaşayan ve çoğalan,
                                                                   kınalı kekliklerden de.
Hafızalarımızı,
sevgi saymaz bilgisayarlar gibi, dilediklerince formatlayıp yükleyenlere rağmen,
                                                                                                             unutmadık...
Uzun zamanlar önce, daha cepli elbiselerimiz yokken;
etin tadı, kanın kokusu, gözlerimizi karartmamışken;
çırçıplak insanlığımızın başında daha,
mağara duvarlarına resimler çizdiğimizi;
gül dallarına sürmeli gözler açtığımızı;
yüreğimizdeki aşk ateşiyle nefesler verdiğimizi;
sonra kuşları,
ve dağlardan solo yaparak inen,
                     gürül gürül suları...
 
Büyük yaşam orkestrasının birer üyesi olduğumuzu unutmadık;
Unutmadık, yalancı şeflerin,
ölüm marşlarını aldanışlarımızdan bestelediğini;
                                   kanımızla notaya çektiğini
ve üstelik, yine bize söylettiğini;
çalınan yaşamlarımızı, unutmadık.
 
Biz dünyalıyız,
savaş yıldızlara bulaşmadan, hatırlamalıyız  bunu.
İnsanlık, tarihinin belki en büyük sınavına hazırlanıyor şimdi;
                                  tanrıların ve tanrıçaların topraklarında...
 
Barış sanattır, diyor kaosundan kendini yaratan dünya.
Sanattır, yaşamı bir bayrak gibi aşkla dalgalandırmak Afrodit’in ülkesinde
Ve  sanat, barışı  yakalamaktır asıl,
                                 bütün evrende...  
 
not:1
Sevgilim, sevgililer gününü unuttum sanma
İkimize bir örnek gaz maskesi aldım ve seni aradım
Silopi`de buluşalım, konfetiler altında değilse de patriotlar altında  yürüyelim diyecektim
Ama yoktun, yoksa bana haber vermeden canlı kalkan mı oldun?
 
Ayşen Dağlı
14 şubat, 2003
 
not:2
Sevgilim, sevgililer gününü unuttum sanma
İkimize bir örnek can yeleği aldım ve seni aradım
Güneydoğu Asya da buluşalım, Tsunaminin yıktığı  kıyılarda yürüyelim diyecektim
Ama yoktun,  benden mi Tsunamiden mi korktun?
 
Ayşen Dağlı
14 Şubat, 2004
 
not:3
Sevgilim, sevgililer gününü unuttum sanma
İkimize bir örnek MAVİ atkı aldım ve seni aradım
AşıklarTepesi’nde buluşalım, Barış ve Demokrasi yolunda yürüyelim diyecektim
Ama yoktun, yoksa bana haber vermeden
Başka bir yol mu buldun?
 
Ayşen Dağlı
14 Şubat, 2005
 
not: 4.1
Sevgilim, sevgililer gününü unuttum sanma
Aşkımızdan ikimize bir örnek kanat ördüm ve seni aradım
Sınırda buluşalım öteye uçmayı deneyelim diyecektim
Ama yoktun ve yoksa manşet olmaktan mı korktun
 
not: 4.2
Manşet: KANATLIYDI AŞK İTLAF EDİLDİ