Değerli
Dostlar
Dünyanın
her yanında egemen güçler önce
kültür,
sanat ve edebiyatı yozlaştırmayı, yok etmeyi ve kendi tekellerine
almayı ilk
işleri olarak görürler.
Edebiyat ve sanat
bir ülkenin, o ülkedeki
toplumun aynasıdır.
Edebiyat ve sanat
etkinlikleri yoğunlaştıkça,
insanlara doğru perspektifler sundukça, insan aklını ve
yüreğini geliştirdiği
süreç içinde bazı çevreleri,
yönetimleri rahatsız eder.
Ülkemizde;
Cağaloğlu surları, tekelleri
Cumhuriyet tarihimizde edebiyatı körleştirmek için
ellerinden geleni artlarına
koymamışlardır.
O surları aşacak
kalemler ancak onların
kalemşorları, çıkarlarına uygun oldukları zaman
içeriye alınır üretkenlikleri
sınırlandırılır.
Dikkat edilirse
edebiyat ve sanat yapıtlarına
verilen ödüller her zaman kendi aralarında paylaşılır.
Bugün o
surlar, tekeller kırılmak üzere.
Ağdaki sanat,
edebiyat siteleri genç
insanlarımızın, yeni ve güçlü
edebiyatçılarımızın ürettiği eserlerini
özgürce
yayınlandığı pencerelerdir.
Bundan rahatsız
olanlar var.
Kendi borazanları çok dar bir
çevrede ötüyor, dinleniyor.
Havuz bir misyonu
üstlenmiştir. Bir çok çelmeler
engeller olduğu halde özveriyle yoluna devam ediyor, edecektir
de.
Özellikle
Almanya ve Avrupa’da yaşayan
insanlarımızı sadece kol emeğini pazarlayanlar olmadığı
gerçeğini kabul
edemeyenler çok fazla. İçimizde
yüzlerce, binlerce edebiyat sanat emekçisinin
bulunduğunu biz biliyoruz.
Havuz, kapısını
açmış buyurun gelin, oturun
ortaklaşa bu sofrayı paylaşalım diyor.
Evet paylaşalım.
Paylaştıkça
büyüyelim.
Büyüdükçe
güzel insanların doğumuna bir el de biz
uzatalım.
Edebiyat ve sanat
tekellerinin çanına ot
tıkayanların yanında olalım.
Ne dersiniz?
Barış,
özgürlük ve bu doğrultuda; özgürce yazabilen bir dünya
dileğimle.
H@vuz
Dergisi Adına.
Nurettin
Kurtuluş
|