Tek Kişilik Değil Hayat
-Kadifesi aşınmış kırmızı tek kişilik koltuğumda oturuyorum-
Yaprak kımıldamayan bu terli yaz akşamında tırnaklarımın arasına dolmuş yalnızlığımda sanki ölülerimin nefesi üzerimde.
Yaşam, hiç durmadan dışarıya bak. Yaşam, yaşam orada ağacın yaprağında, çiçeğin içinde, karıncanın telaşında...
-Camdan gökyüzüne bakıyorum-
Nasıl da parlıyor o laciverdi alazlanmış gecenin ilk yıldızı. Yeni bilenmiş bir bıçak boğazımda parlıyor; acının dişleri kemiriyor beynimi.
Anahtarını toprağıma gömdüğüm güçlü cevizağacı kapım nicedir açılmıyor, aralanmıyor; ne bir aşka ne de bir dosta..
-Bir tıkırtı mı var?-
İrkiliyorum olduğum yerde.
Kalbimde kanadı kırılmış bir kuşun iyileşmesiyle, ilk uçuş denemesindeki heyecan. Duyumsuyorum, bu ses yalnızlığın ayak sesleri. Yaklaşıyor...
Günüme, geceme, içime işlenmeye geliyor, bakır bir tepsi işlenir gibi nakış nakış.
-Bir yumru oturdu göğsümün üzerine-
Azalıyor nefesim, birkez daha elim ayağım çekiliyor yaşama arzusundan. Pusatlarım öyle yılgın ki. Gücüm yok artık savaşmaya.
Ne bir akarsu var yatağımda ne de umut dolu bir sarnıç.
Yüksündüm bir zamanlar, ar geldi dost kapısını aşındırmak, aralamak.
Şimdiyse kendi biçimlendirdiğim yalnızlığım, acılarım ve sancılarımla aralanıyorum sonsuz kez. İttiğim o umudun nasır tutmuş ellerine sıkıca sarılmak istiyorum delice.
-Sırması dökülmüş
aynada baktığım bu yüze taş baskıyla bir bulut çizilmiş sanki-
Ne bir mutluluğu ne de umudu anlatıyor bakışlarım. Mutsuzum. Üzgün. Acı dolu...
Geri çevirdiğim dostlarımı kazanmak istiyorum birkez daha. Masum değilim elbet ben de biliyorum. Masum değilim, aşklar ve arzular gibi. Kırdım herbirini sözlerimle.
Ne zaman bir dost eli değse kapıma, ya ışıkları söndürdüm ya da sımsıkı kapadım perdelerimi. Her seferinde geri çevirdim geleni.
Şimdi bunlara hayıflanmam ve dövünmem yersiz bunu da biliyorum. Adım atmalıyım. Adımlar... Hatta belki koşmalıyım dostlara.
-Oturduğum bu koltuk gibi tek kişilik değil yaşadığımız hayat-
Adım atmalıyım, güçlü, yerli yerinde.
Başlamalı savaş; hemen, şimdi, bugün. Pencerenin ardında koca bir hayat var bekleyen. Hadi yüreğim al pusatlarını eline. Vakit mutluluk ve umut savaşlarının vaktidir.
Sema Yontar
|