Açık Şiiri

                  



        Evin açığını yakalıyor gece,

yakaladıkça akrep zamanı sokuyor.
 
Oda sıcaklığında bir bardak ılık süt
gibi yatalak bir uyku gözümden akıyor.
 
Masada suyuna ürperen rakının
niyetine buz kesmiş evin damına ay küsmüş
göğüs kafesimde yarasa uçtu uçuyor.
 
Şimdi yağmurlu bir öykünün şemsiyesi
olacak kadar açılacak değil ellerim Allah’a
ve değil mi ki dünya da bana dokunan yılan
bin yaşında, şıllık bir şiire sarkacak kadar uzuyor.
 
Böyle usulca konuşurken sizinle yağmur,
bir şimşeğin ardından çakıyorum çağın çarkına 
iyice incelmiş bir çığlık, bir kalem bir kağıt
evin içinde bir hile fır dönüyor;
döndükçe ben kendime yetecek kadar bir süre
gece görüşüm kısacık kalıyor.

 

 

 

  
Ömür Özçetin