ana sayfa / editorial / içindekiler / h@vuz'dakiler (biyografi)
 iletişim-erişim/  yapıt gönderme yerleği /  ilkelerimiz / arşiv

 
*Hayır Benden Irak'ın Özgürleşmesine!

    

 
Dökülen mürekkep gazetelerinize

Kanıdır ülkemin.
Ekranlarınızdan yayılan ışık
Parıltısıdır gözlerindeki Basra’nın çocuklarının.
Hıçkıra hıçkıra ağlayan, sürgünün karanlığında,
Benim;
Yetimim, öldürdükten sonra siz annemi, babamı: Dicle’yi, Fırat’ı;
Dulum, çarmıha gerdikten sonra siz ruh eşimi: Irak’ı.
Senin için ülkem benim: çarmıha gerilmiş, bölgeler arasında!  
 
Ahım olsun size, savaş ağaları.
Beni dinleyin:
Hayır diyorum eğlencesine askerlerin, evimin damında.
Hayır diyorum diktiğiniz dala dikeceğinize de.
Hayır diyorum halkımın kafasına bomba olarak düşen özgürlüğünüze.
Hayır diyorum benden Irak’ın özgürleştirilmesine ya da O’ndan benim.
Irak’ım ben.  
 
Mektuplardır otlarım ve biliyorum ne istediğimi.
Bırakın beni kendi başıma, başkaldırıma, yokluğunuza.
Geri dönün okyanus aşırı filmlerinize.
Bırakın kalanları bana
Minarelerden, atalarımın anıtmezarlarından,
gömütlerinden ailemin...
Ve için petrol kupalarından aksırıncaya tıksırıncaya dek.  
 



Soyun kükürtün balını ve kumunu çölün.                 
Taşıyın kendinizle müşterilerinize.                 
Taşıyın diktatöre her parçanızda, kanımla satın aldığınız.                 
Alın, ne istiyorsanız alın ve defolun gidin,                
Yalnız bırakın beni                  
Yakılıp yıkılmış düşleriyle bacımın,                 
Palmiye yangınlarıyla Mezopotamya kıyılarında,                 
Kemikleriyle babamın                  
Ve ikindi çayıyla.                 
 
Yalnız bırakın  beni
Üzünçlü şarkılarıyla güneyin,
Boğazı kesik dansıyla kuzeyin
Tavuskuşuyla Yezidiler’in.
Yalnız bırakın beni
Sararak yaralarını toprağımın: Irak’ın.
Yalnız...
Meryem denli...
Yalnızca yalnızlığımla...
Ülkem: Bölgeler arasındaki çarmıh.
Bilirim nasıl canlandırılır dirilişi.  
 
Bilir külünden yeniden doğmayı.
Unuttunuz belki, Anka Kuşu’nun yaratıcısı değil mi kendisi?  
 
Sizin için bir cehennem, savaş ağaları.
Beni dinleyin:
Korku vermiyorsunuz uçaklarınızla Bağdat’ın bulutlarına.
Asker çıkartmıyorsunuz bahçemize.
Hayır. “Hayır” diye bağırıyorum benden Irak’ın özgürleştirilmesine ya da O’ndan benim.
Irak’ım ben.
Köyler tomurcuklandı sığınağımdan ve biliyorum ne istediğimi.
Bırakın beni kendi başıma, aileme ve unutuşunuza. 
 

* Al Ramli, birçok şiirine de yaptığı gibi, ‘Hayır Diyorum Benden Irak’ın Özgürleştirilmesine!’ adlı şiirini Arapça yazıp daha sonra İspanyolca’ya çevirmiştir. Bu şiiri, 30 Mart 2003’te, yani Bağdad’ın düşmesinden 10 gün önce yazmış; 24 Haziran- 2 Temmuz 2006 arasında Kolombiya, Medellin’de gerçekleştirilen 16. Medellin Uluslararası Şiir Bayramı’nda İspanyolca olarak okuyup büyük coşkuyla karşılanmıştır. Al Ramli, 1990’da Saddam’ı devirme girişiminde iken yakalanıp 29 yaşında asılmış olan ağabeyi Hasan Mutlak nedeniyle, Madrid’de sürgünde yaşamaktadır.  

 

   

Muhsin Al Ramli/ İspanyolca'dan Çeviri:U. Başar Gezgin/ 11. 07. 2006