Bülent TOP- 1966, Kütahya.

Dokuz Eylül Üniversitesi İ.İ.B.F. İşletme bölümü 1987 yılı mezunudur. Üniversite yıllarında şiirle başlayan edebiyat merakı, ilerleyen yıllarda deneme ve öykü ile çeşitlendi. Hâlen edebiyatla amatörce ilgileniyor. Şiir ve denemeleri Adam Sanat, Ördek, Express, Anafilya, Bilim ve Ütopya, Pencere, Dergibi, Berfin Bahar, Cumhuriyet, Radikal gibi dergi ve gazetelerde yayınlandı. Basılmaya hazır 2 şiir ve bir de denemeler dosyası var, kitap olmayı kronik bir şekilde beklemektedir.

İletişim adresi: bulenttop1@hotmail.com

 

 BİR GEMİ KALKACAK

 korunaksız bir limanda korunaksız bir kadın
 barınaksız bir aşkın deminde
 bulunaksız yerlere doğru yola çıkan bir gemi
 gemi yorgun
 sevda yorgun
 umut yorgun
 adam gemiden perişan
 adam solgun
 kadının gözleri sağanak, kadının gözleri sabit
 sanırsın bu halatlar kadının gözleri olmasa
 boşalıp kurtulacak
 gemi suçlu, bilinmez limanların hasreti gibi
 birazdan düdüğünü acı acı çalacak
gemi, ağladı ağlayacak
 
 bir gemi kalkacak
 deniz içine almak ister gemiyi
 gemi kadını almaz içine
 bir kadın kalacak
 kadın içine almak ister adamı
 adam tılsımını yitirmiş bir taş misali
 adam ağır, adam naçar
 
 denizin askerleri dalgalar, dalgalar gemiyi vuracak
 dalgalar kadının yüreğini örseleyecek
 halatlar direnecek,
 halatlar gergin, kadın gergin
 dalgalar kadının beynini zorlayacak
 halatlar ve damarlar
 neredeyse koptu kopacak
 bir gemi kalkacak
 kıyıda bir kadın kalacak
 adamın gözyaşları dalga olup gemiden süzülecek
 gemi dalgalarla ağlayacak
 kıyıda bir kadın kalacak
 kadının yüreğinde dalgalar, kadının yüreğinde kasırga
 yüreği bedenden, gemiyi limandan kopardı kopartacak
 kadının yüreği gemiyi kanatacak
 
 bir adam almak ister bir kadını
 kolları gemiden kısa
 kadın kırgın, kadın yorgun
 bir kadın yürümek ister gemiye
 adımları yok...
 
 
SUÇÜSTÜ İHTİMALİ
 
 ben uyuyordum gün yüzüme vuruyordu sabahtı
 sabahtı ve yüzüme vuran günü taşıyan pencere ıslaktı
 yağmur yağıyordu düşlerimden sabaha,
 istanbul bu sabah yağmura tutsaktı.
 ben uyuyordum saate inat
 zaman ıslak penceremden vuran bir yunaktı
 güneş yoktu odamda, düşlerim ebru, düşlerim bulutsu
 
 düşlerimde sen vardın düşlerim mutlu
 pencerem ağlıyordu ben ağlıyordum düşlerime
 düşlerim penceremden daha ıslaktı
 
 ben uyuyordum damlalar düşlerime doluyordu
 pencerem düşlerime suç ortağı
 odam bu suçun yatağı
 istanbul ağlıyordu penceremden
 odam soğuk, odam gri
 sen düşümde sıcacık bir ebruli
 ve odam yataklığını yapıyordu bu haletiruhiyenin
 sen düşlerimi, düşlerim yatağımı ısıtıyordu
 ne ölüm vardı o an, ne aşkın ihmali
 ne de suçüstü ihtimali...

[ANA SAYFA] [HAVUZ YAYINLARI] [YAPITLARIMIZ] ['HAVUZ'DAKiLER] [CAGDAS ARMAGANLAR] [SANATCILAR iNiSiYATiFi] [SiZiN WEB SiTENiZ?] [ETKiNLiKLERiMiZ] [HAVUZ GÜNCEL] [BAGLANTILAR]