Yokluğun Sesi
  
sabahı dinliyorum
bedenimi saran pembe bir serinlik
üşüyorum
 
güne uyanmış ellerim
dokunamıyor umuda
sokaktan geçenleri görüyorum
-Parmak uçlarına basarak yürüyen-
üzülüyorum
 
su dinmez kıpırtılarda
yeşil biraz üzgün
gün umut dolu
bana sesleniyor deniz
duyamıyorum
 
bulutları dinliyorum
gri beyaz
başımın üzerinde uçuşan
nereden gelir nereye gidersiniz
sadece gök gürültüsü müdür
kulaklarımdaki
tek sesiniz
 
çiçekleri dinliyorum
yeni doğan güne
şarkılar söyleyen
içimde bir senfoni orkestrası
kuşlar vokalde
kalbimi
seni
sevdaları dinliyorum
 
 
bir ayrılık masalı anlatıyorum
kırmızı nilüferlere
türkü söylerken
hercaî menekşe 
 
çocukları dinliyorum
geleceğin içinde
-bedenleri yorgun şimdiden-
geceler
karabasanlara gebe
 
sessizliği
suskunluğumu dinliyorum
sisli yolun görünmüyor sonu
tüm şiirler
bir “gel” tutturmuş
belli değil “nereye” olduğu 
 
şu yolun sonundaki
karanlığı dinliyorum
kapatınca gözlerimi
aynı dili konuşuyoruz
onu iyi anlıyorum
 
sonsuzluğun sessizliğinde yokluğun
anlatsana -bir şeyler-
seni dinliyorum

[ANA SAYFA] [Dr. M. Halit Umar] [Sunu (Anilar Sofrasi)] [Yankilar] [Yankilar 2] [Söylesi (Erol Ars)] [Son söz] [Yoklugun Sesi -siir-]